Uzanmışım Çekyata İki
* Klasik açılış, söz kesme vb. konuşması: ‘Bilirsiniz, ağzım pek laf yapmaz’
* Terleyince çok güzel kokuyorsun Türkiye.
* Ayrı dünyaların insanı olma hali: Eski sevdicek Eyfel Kulesinden dünyaya merhaba derken, senin Çan’da, arkadaşının, dayısının, kayınpederinin evindeki duvarları boyaman.
* Birkaç hafta öncesinde, bakkala su almak için girmiştim. O sırada Anadolu’nun böğründen kopup gelmiş bir abla ile abi bakkala girdi ve abi tüm sevimliliğiyle ‘acaba sizde çikilatalı süt bulunur mu?’ dedi. O an içimden, abinin kolunun altına, bir litrelik süt sıkıştırıp, ‘abi sen bunu al git, çikilata kısmı sana fazla’ demek geldi ama, diyemedim. Çikilatalı sütlerini alıp, mutluluklarına mutluluk katarak, yuvalarına doğru gidişlerini izledim.
* Rabbim SSK dedi.
* Genç kadın siyasetçiden samimi açıklama: ‘Her şeyde olduğu gibi, cinsellikte de kırmızı çizgilerim var’
* Dünyanın en şanssız erkekleri, ‘eli yüzü düzgün çocuk’ olarak anılanlardır.
* Bir adam düşünün ki, sevdiği kadına ‘borçlar hukuku’ kitabı ithaf etmiş.
* Fakirin acısı, zenginin sıkıntısı var.
* Bazen uzaktaki bir kızı gördüğümde, içimde kıpırtılar oluşuyor. Kafamda onu şekillendirerek, yakınına doğru gidiyorum. Ama yakınlaştıkça, kafamda şekillendirmiş olduğum halinden uzaklaşıyor sanki. Hatta bazen, o uzaktan gördüğüm kız, sevgilim oluyor. Ama ben hep, o uzaktan gördüğüm kızdan hoşlanıyorum.
* Yani sen elmayı seviyorsun diye; pazarcı, tezgahında elma bulundurmak zorunda mı?