Biga KHGB bütçesini inceledim. Aslında bu yapının getirildiği son noktayı, KHGB - Köylerden Haraç Götürme Birliği diye söz etmek de olası.
Biga Köylere Hizmet Götürme Birliği, 2014 yılı Mayıs ayı olağan genel kurulunun sıcak haberini paylaşırken; birliğin bugünkü durumu, 2013 bütçesi ve faaliyetleri ilgili değerlendirmelerimi de yazacağımı not düşmüştüm.
İşte o değerlendirme:
Biga’nın toplam 108 köyü var. Bu köylerdeki nüfus 34 bin dolayında ve Biga ilçe toplam nüfusunun yüzde 40’ını oluşturuyor.
Hükümet’in nüfus başına hesapladığı ve gönderdiği para, 2013 yılında bu köyler için yalnızca 2 milyon 889 bin 473 lira 86 kuruş. Köylü insan başına 84 lira 98 kuruş.
Çanakkale İl Özel İdaresi’nin bu köylerle ilgili elde ettiği gelirler, harçlar, cezalardan köylere kalan para da toplam 318 bin 788 lira 28 kuruş. Köylünün malından elde edilen gelirlerden köylüye düşen de kişi başına 9 lira 38 kuruş.
Toplam 94 lira 36 kuruş.
Türkçesi, Biga köylüsü Hükümet nezdinde, yılda kişi başına 100 liralık bile hizmeti hak etmiyor.
Daha iyi anlaşılsın diye yanıbaşımızdan bir kıyaslama yapalım.
Biga ilçe merkezinde yaşayan bir insan için bu tutar 800 lira dolayında.
Bu tabloya göre, 8 Biga köylüsü 1 Biga ilçe merkezli kadar hizmete değer görülüyor.
Bu kadar bile olsa amenna, saddakna! İnanalım ve kabul edelim.
Kimse kusurumuza bakmasın, kazın ayağı böyle bile değil!
Timur, sofrasına getirilen kızarmış kazın tek budlu olduğunu görünce, aksayan bacağı ile alay edildiğini sanarak tepki gösterir:
-Bu ne?... Tek ayaklı kaz olur mu?
Nasreddin Hoca yatıştırmak ister:
-Olur. Çeşme başındaki kazlara bak, hepsi tek ayaklı duruyorlar.
-Kazın ayağı öyle değil. Vurun şu kazlara değneği!
Hoca bakar ki Timur kül yutmuyor, konuyu değiştirir:
-O değneği size vursalar, kaçarken dört ayaklı bie olursunuz.
Biga Köylere Hizmet Götüme Birliği’nin 2013 yılı gider bütçesine baktığımızda görüyoruz ki köylü kül yutuyor; ayakların baş, başların ayak olduğunu görmüyor.
Biga İlçe merkezindeki okulların doğalgaza dönüşüm projelerine ve onarımlarına gitmiş kişi başına 94 lira 36 kuruş olan paranın çoğu da... Zaten gelirler içinde görünen 407 bin lira Şadan Doğan’ın bağışı ve bu para da Biga Osmangazi İlkokulu’na Anaokulu yapılması için verilmiş, oraya harcanmış.
Biga köylüsü, kişi başına 50 liralık hizmeti bile hak etmemiş demek ki...
Şimdi denilecek ki: “Prosedür böyle. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapması gereken işler, KHGB aracılık edilerek yapılıyor.” Sordum, dendi de zaten.
Bunca rakama, toplamaya, çıkarmaya, çarpıp bölmeye gerek yok aslında. “Bizden” olan köyler var, “Öteki” köyler var. Biga’nın bazı köylerinde Hükümet de, devlet de yok imam dışında... Köy hayırları bu yüzden yaygın olmasın? Köylü belki de tepki göstrmekten korktuğu için ironi yapıyor ve işinin Allah'a bırakıldığı mesajını vermek istiyor.
Bu arada KÖYDES kapsamında da 465 bin lira bahşiş gelmişti. O para DSİ’nin Taşoluk Barajı yaparken hasar verdiği köy yolunun onarımında kullanılacakmış. Üstelik bu para yolun asfaltlanmasını da kapsamıyormuş.
Hükümet’in yerel yetkilileri, “Geçen yıl topu topu 24 kilometre köy yolu onardınız, bu yıl o bile yok” diye yakınan bir kaç muhtara “Para yok! Ek ödenek çıkarsa...” diyor.
Kendi insanımı tanıyamaz haldeyim, açıkçası.
“Köylere şu kadar liralık hizmet verdik” dedikleri para ile “Şu kadar okul yaptık” paraları aynı para olduğuna göre, iki kez nutuk çekmek nasıl bir duygudur?
Biga köylüsü, böyle yönetilmeyi nasıl içine sindiriyor?
On yıldır köylülerle iç içe yaşıyorum, hala anlayamadığım için, saf sayılmalı mıyım?...