Antalya Valisi sayın Münir Karaloğlu, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterliği’nden tanıdığım Türkiye’nin yetiştirdiği önemli devlet adamlarında  bir isim. Kocaeli’den Van’a Vali olarak gitmişti. Ardından Bursa Valisi oldu, sonra da Antalya Valisi. 
   Antalya Valisi sayın Karaloğlu ile Dilovası Osmangazi Köprüsü’nün açılış öncesi Ulaştırma Bakanı sayın Ahmet Arslan beyin köprüyü denetlemelerinde kendisiyle görüşmüştük. Hatta köprüyle ilgili kendisinden görüşler alarak Köprü ile ilgili hazırladığımız Belgesel ve kitapçıkta da yayınlamıştık. 
    Geçtiğimiz hafta Uluslararası TASCA İslam ülkeleri medya zirvesine katılmak için Antalya’daydım. Antalya’da kaldığım süre içerisinde zaman buldukça Antalya’nın İslam Medeniyeti, Selçuklu ve Osmanlı tarihinde ki yeri ve önemi de araştırmaya çalıştım. 
   Antalya deyince hep akla deniz turizmi ve Antik kentlerin gelmesi Türk İslam tarihi açısından üzücü. Sadece antik kentler değil Türk İslam tarihinde de Antalya’nın çok ayrı yeri ve önemi var. Antalya’ya İslam medeniyeti Emeviler döneminde gelmişti. Selçuklu döneminde Antalya Türkler tarafından bir kez daha fethedilir. Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Antalya’nın çok ayrı ve önemi vardır. Bugüne kadar Antalya’da görev yapanlar maalesef Antalya’nın Türk İslam tarihinde ki yerini bir türlü ortaya çıkarma noktasında çaba sarfetmediler. İnanıyorum Antalya valisi sayın Karaloğlu bu konuda önemli çalışmalar yapar, Antik kentlere ve deniz turizmine verilen önem Kültür ve tarih turizmine de verilir, İslam medeniyeti eserleri ortaya çıkar, işgal edilmiş Osmanlı ve Selçuklu vakıfları işgalden kurtulur. Bu konuda kişisel facebook sayfamda yaptığımı değerlendirme sosyal medyada büyük ilgi gördü. Burada paylaştığım bilgileri sizlerle bir kere daha paylaşıyorum. 

ANTALYALILARIN VAKIFLARLA İMTİHANI

TASCA’nın düzenlediği uluslararası forum çerçevesinde medya zirvesine katılıp konuşmamı yaptıktan sonra, serbest zamanımı diğer medya mensupları gibi eğlenerek ve havuzda geçirmek yerine Antalya'da Türk-İslam medeniyeti ile ilgili araştırmalar yapıp, belgesel çekerek değerlendirdim.
  Antalya'da Roma ve Bizans dönemine ait eserlere verilen ilgi neden Türk İslam medeniyetine verilmiyor? Tarihi, vakıf eseri camiler, Köprüler, Kervansaraylar, Medreseler, Çeşmeler yıkılıp yok olmuş. 
Selçuklu ve Osmanlı döneminden kalan yüzlerce vakfa ait Vakıf yerleri işgal edilmiş. Binlerce dönüm yeri ve kültür eseri olan Nuh Çelebi vakfının tüm vakıf yerlerinin işgaline Antalyalı yetkili ve yöneticiler seyirci kalmış. Muratpaşa vakfı olan Antalya Şehir merkezindeki vakıf yerleri önce işgal edilmiş, sonra değişik yöntemlerle kişilerin üzerine tapu çıkartılmış.
   Emeviler döneminde İslam medeniyeti ile şereflenen Antalya’da İslam medeniyeti dönemi ile ilgili hiç bir bilimsel tarih araştırılması yapılmamış, sahabe mezarları yok olmuş. Müslümanların Antalya’yı fethetmek üzere ilk çıktıkları Arapsuyu bölgesindeki tarihi köprüyü, dikenler kapladığı için belgeselini çekemedik. Arap Müslümanlar tarafından Arapsuyuna yapılan cami ve Hamam kalıntıları yok oluyor. Belediye tarihi Arapsuyu parkının adını Kent Park olarak değiştirmiş, tarihi köprü ve su kaynağını kapatmış.
   Roma dönemine ait antik kentlere verilen önemin yüzde onu Türk İslam ve Vakıf medeniyetine verilmemesi vicdanları sızlatıyor. 
Başta Antalya valisi Münir Karalioğlu, Büyükşehir belediye Başkan'ı Menderes Türel ve Antalya milletvekilleri olmak üzere tüm Antalyalı yetkili yönetici, Antalya halkı vebal ve sorumluluk altında. 
Antalya'da Türk İslam eserleri ve vakıf medeniyeti yok oluyor,
Antalyalılar vakıflarla imtihan oluyor.

BEYDAĞLARI MİLLİ PARKLARI GEZİLMELİ

Antalya Beydağları sahili milli parkında belgesel çekerek tarih ve tabiatın iç içe yaşadığı bölgeleri gezdik. Göynük kanyonu Olimpus tarihi ören yeri Likya yolu sahilleri gerçekten görülüp tanımaya değer yerler. 3000 yıllık geçmişi olan antik kentler Antalya'nın tarihi önemini yandırıyor Beydağlarının ihtişamı ve karlı manzarası insana göz ve gönül ziyafeti sunuyor.
   Gitmediğiniz yer sizin değildir diyerek kültür ve medeniyet tarihimizi, hem Anadolu coğrafyasına hem de yurt dışında gezerek tarihe not düşüp zamana noterlik yapmaya devam ediyoruz. Bu çerçevede Uluslararası TASCA İslam Coğrafyası medya zirvesine katılmak üzere Antalya’daydım. Serbest zamanda Antalya’da Kültür ve medeniyet tarihimizin izlerini araştırıp belgesel çekimleri yaparak hem Antalya’yı kendim tanıdım hem de tanıtmaya çalıştım. Antalya ile ilgili gezi notlarımıza yarın devam edeceğim. 
banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981