Altay dağlarında Belgesel çekimlerimiz devam ediyor. Adını Altından Al Tay’ dan veya Altay Türkçesi ile Altıay’dan alan Altay dağlarında Kadın nehri kenarında muhteşem manzaralı bir dağ otelinde konaklamıştık. Sabah erken saatlerde, dağların zirvesine yakın bir yerde botanik parkı geziyoruz. Türkiye'den tanıdığınız bir çok ağaç ve bitki türü sergilenmiş, Altay dağlarına özgü endemik bitkiler hakkında bilgi verildi. 
Buralarda yetişmeyen fındık dikkatimi çekti bilgi alıp, Fındığın başkenti Giresunlu Prof.Dr İbrahim Balcıoğlu ile fındık ağacında hatıra resmî çektirdik. Altay dağları zirvesine tırmanışımız devam ediyor. Muhteşem manzaraları bizleri etkiliyor. Köylerden yaylalardan geçerek dağın zirvesine geliyoruz.

ALTAY DAĞLARINDAYIZ

1700 metre yükseklikte büyük bir anıt yapılmış. Bölge Altay Türkleri için kutsal kabul edilen, Sedir ağaçları ile kaplı. Altaylı rehberimizle sedir ağacına bez bağlayıp, dilekte bulunuyoruz.
Dağın zirvesinden Sağanak yağmur altında inişe geçiyoruz. Altay Türklerinin kültürünün tanıtıldığı çadır taşlar, Bozkurt heykeli, Altay Mezarları, yerel Altay evlerinin bulunduğu yerde mola verip belgesel çekiyoruz. 
Altay dağları zirvelerinin eteğindeki köyler sanki bir tabloyu andırıyor. Tarihi ipek yolu üzerindeki 390 yıllık bir Altay köyünden geçiyoruz. Köydeki tarihi ipek yolu, han ve kervansarayı Anadolu mimarisine çok yakın.
Yeniden kadın nehri vadisine geliyoruz. Ruslar kati desede Altayca kadın nehri Altay dağlarının zirvesinden doğan bu nehir, önce Orhon ırmağı yakınlarından Moğolistan’dan doğan Çuha nehri ile buluştuğu yere geliyoruz. Muhteşem manzara göz ve gönül ziyafeti sunuyor. Kadın nehri daha sonra Altay dağlarındaki altın gölünden doğan erkek anlamına gelen Bey ırmağı ile Kray Altay cumhuriyetinde buluşmasını, Altaylı rehberimiz Atıcı’nın verdiği bilgiye göre kutsal bir birleşme ve evlendikten sonra çocuk çoluğa karışıp, dünyanın en uzun nehirlerinden birini Oluşturarak Op veya. Rusça. Obi adını alarak 5000 km yol katederek kuzey buz denizine dökülüyor.
Altay dağlarında Rus lider Putin’in de yazlık bir dinlenme malikanesi olduğunu öğreniyoruz. 
Dünyanın saygın gezi dergilerinden National Geograpich Dergisi bölgeyi dünyanın en iyi on manzaralı yollarından biri  olarak tanımlıyor.

18 BİN YILLIK KAYA RESİMLERİ 

Türk tarihinde kaya resim ve yazıtları önemli. Altay dağları zirvesine yakın bir bölgeye geliyoruz 18 bin yıl önceki döneme ait kaya yazıtlarının olduğu yerdeyiz. Yaşlı bir Altaylı rehber kayalara çizilen resimleri bizlere anlatarak, Altay Türkleri tarihi ile ilgili bilgi veriyor. Resimler 1912 yılında bir Rus arkeolog tarafından bulunmuş. Her geçen gün yok olan ve sayısı 6 bini bulan resimler mutlaka koruma altına alınmalı .
Karakol ve Ursul dağı nehirlerinin birleştiği Dağlık Altay’ın orta kısmında kaya resimlerinin bulunduğu Biçiktu-Boom kayaları bulunmaktadır. Bu kayaların bulunduğu bölgenin yakınlarında aynı adı taşıyan bir de köy var. Çeşitli tasvirler ihtiva eden gruplar halindeki yaklaşık bin resim, araştırmacılar tarafından farklı yıllarda kopyalanmıştır. BiçiktuBoom, tek kelimeyle Dağlık Altay’ın tarihî ve kültür mirasıdır. Keşfedilen resimlerin bir çoğu Dağlık Altay ve Orta Asya tarihinin farklı dönemlerine aittir. Bu resimlerde milâdi yıllara geçiş dönemindeki Hunlara ve 6.-8. yüzyıllardaki Göktürk dönemine ait; ayrıca Dağlık Altay’ın Uygur Kağanlığına dâhil olduğu dönem, Yenisey Kırgızları ile mücadele dönemi ile Dağlık Altay’ın Cengiz Han ve Cungarya imparatorlukları içerinde yer aldığı dönemin tarihî gelişmeleri yansıtılmaktadır. 
Dağlık Altay’ın tarihi çok yönlü ve oldukça karmaşıktır. Kaya
üzerinde mevcut bu resimlerin asıl değerini, Dağlık Altay tarihî hadiselerinin dolaylı da olsa, bir  şekilde Türk, Ural-Altay ve Hint-İran mitoloji unsurlarıyla iç içe geçmiş tasvirlerinden meydana
gelmiş olması oluşturmaktadır. Kaya resim sanatı ile taşlar üzerine yapılan resimlerde bir milletin manevî kültürü yansıtılmaktadır. Dağlık Altay’ın tabiat, kültür ve tarihinin muhteşem bir abidesi olan tasvirleri ve bu tasvirlerden Biçiktu-Boom kaya tasvirlerinden oluşan muhteşem yapı önümüze serilmektedir. Kayalar, Karakol Nehri’nin güzel vadisine bakıyor. Abide tek başına değil, farklı zamanların muhtelif arkeolojik eserlerinin arasında bulunmaktadır. Karakol
vadisindeki köyün tam kıyısında, eneolitik devre ait bir mezarlık bulunuyor. Mezarlık taşlarında aynı noktada birçok rengin kullanıldığı ender tasvirler yer alıyor. Artık, Akşam olmak üzere… Altay dağlarının zirvesi karlı nehir kenarında, muhteşem manzaralı bir yerde ahşap otelimize geliyoruz…


banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981