Gaz bağımlılığı kimin eseri?
İzninizle birkaç satır aktaracağım “Doğalgaz'ık” yazısından… Okuyun, sonra derdimi anlatırım…
“Dünyanın en uzun borusunu döşediler Türkiye'ye… 1200 kilometre yekpare. Karadeniz anca o kadar olduğu için, anca o kadar döşeyebilmişlerdi. Pasifik kadar olsaydı, Pasifik kadar döşeyeceklerdi. Çünkü yalvarıyorduk, illa döşeyin diye.
E baktılar ki, yalvarıyoruz, bu kadar döşeme yetmedi her halde diye düşündüler. Bir tane Bulgaristan'dan, bir tane İran'dan döşediler. E baktık ki fevkalade döşüyorlar, rica ettik bir tane de Azerbaycan'dan döşettik.
Ancak… Memlekete boru döşeme rekorunu elinde bulunduran Anap, küçük düşünmüş, kuzeyden güneye diklemesine döşetmişti en uzun boruyu. “Büyük düşün” diyen AKP ise enlemesine döşetmeye karar verdi. 2 bin kilometre yek pare… Taa doğumuzdan soktu, batımızdan çıkardı. Yeni bir dünya rekoruydu. Hakikaten koltuklarımız kabardı.”
Bir zam yazısı bu kadar güzel yazılır. Türk milletinin zamlar konusunda mazoşist olduğu, memleketin Rusya ve İran'dan gelen doğalgaza teslim olduğu, bu doğalgaz işini başımıza saran Anap'ı AKP'nin sıkı bir şekilde takip ettiği falan…
İşi geyik kısmını geçelim… Sizi biraz rakamlarla sıkayım. Ama gerçekten önemli, dikkat buyurun…
Geçen yıl Türkiye enerji ithalatına 54 milyar dolar ödedi. Bunun 20 milyar doları doğal gaz ithalatı...
Miktar olarak ise 43.3 milyar metreküp doğalgaz tüketilmiş ve bunun yüzde 52'si olan 23 milyar metreküp elektrik üretiminde kullanılmış.
Yani Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın dediği gibi “Türkiye, elektrik enerjisi üretiminde madde bağımlısı gibi doğalgaz bağımlısı olmuş.”
Bakan diyor ki, “Böyle giderse bizim bu yılsonundaki enerji faturamız 66-67 milyar dolara çıkar. Türkiye geçmişte yapılan yanlış enerji politikasının bedelini ödüyor. Türkiye'de elektrik üretiminde doğalgaz kullanımı yüzde 52. Gidin doğalgaza sahip olan ülkelere, böyle bir oran yok.”
Böyle bir oran yok. Doğrudur. Ayrıca Türkiye'nin tükettiği enerjinin yüzde 33'ü doğalgazdan sağlanıyor. Bu oran da hiçbir ülkede yok.
İyi de elektrik üretiminde bu derece bağımlılığı yaratan kim? Doğrudur, bağımlılığın ilk adımı ANAP hükümetleri zamanında atıldı. Ancak, AKP hükümetleri döneminde verilen toplam 419 termik santral lisansının yüzde 52'sine karşılık gelen 276 tanesini doğalgaz santralları oluşturuyor. Bu dönemde verilen doğalgaza dayalı termik santralların toplam kurulu gücü, tüm santralların yüzde 80'ini aşıyor. Kısacası, elektrik üretiminin madde bağımlısı gibi doğalgaza bağımlı duruma getiren bu hükümetin ta kendisi...
Eee, dış piyasalarda petrol, doğalgaz fiyatları yükseldikçe, akaryakıta, doğalgaza, elektriğe zam yapmak da kaçınılmaz oluyor. İthal enerji faturasının bu yıl 70 milyar dolara tırmanması bekleniyor. Ortadoğu'yu yeniden tasarlamaya çalışan ABD, İran'dan petrol ve gaz alımı yapılmasını istemiyor.
Artık varın siz hesaplayın yeni zamları... Zaten hesabı yapılmış, geçen yıl 1.3 milyar TL, bu yılın ilk 3 ayında 350 milyon TL zarar eden BOTAŞ'ı doğalgazdaki son yüzde 18.7'lik zam kesmiyor. Yıl içinde en az yüzde 15 daha zam yapması gerekiyormuş.
Ucuz petrol devrinin sonuna geldik. Enerji faturası çok yükselecek. Pahalı bir enerji kaynağını tüketerek, bir başka enerji üretmenin artık mantığı yok.
Bunun neticesi olsa olsa sürekli zam olur.
Durun bakalım, daha neler olacak?..