Yunanistan konusunu gazeteler yazıyor, televizyonlar anlatıyor. Aslına bakacak olursanız, Yunanistan küçük bir ülke ve haliyle batsa bile küresel ekonomiyi etkilemeyecek bir ekonomi… O zaman diyeceksiniz ki; “Bütün dünya niçin ayakta, niye böyle kıyamet kopuyor?” Cevap basit ve tahmin edilebilir; Yunanistan'ın iflas etmesiyle krizin hem Euro bölgesi hükümetlerine sıçraması hem de portföylerinde yüklü miktarda Yunan tahvili bulunan Avrupa bankalarını sarsılması söz konusu.

Yunanistan'ın borçlarını ödeyememesi halinde ciddi finansal kaos ortamı oluşacağı savunuluyor. Çünkü ABD bankalarının Yunanistan'daki  toplam riski 41, Avrupa bankalarının ise 136 milyar doları aşıyor.

İşte bu nedenle, dış dünyadan gelen baskıların da etkisiyle; genel greve ve Atina´da meclisin önündeki yoğun protestolara karşın Yunan hükümeti önlem paketini onaylattı ve ülkeyi birkaç ay daha iflastan kurtaracak 12 milyar Euro'nun alınmasının önünde bir engel kalmadı. Yani, Yunanistan geçici olarak kurtuldu. Ancak uzmanlar, hiçbir şey değişmediğini, Yunanistan´ın borçları silinmedikçe bu sorunun sürekli olarak gündemde olacağını savunuyor.

FED'in eski Başkanı Alan Greenspan'in Yunanistan'ın borcunu ödeyememesinin "neredeyse  kesin" olduğunu ve bunun da ABD'yi bir başka resesyona itme potansiyeli bulunduğunu  söylemesi ortamdaki kaygıyı daha artırıyor.

Politik sistemin,  Yunanistan krizini çözecek şekilde çalışmasının muhtemel gözükmediğini, Yunanistan'ın borcunu ödeme şansının çok küçük olduğunu savunan Greenspan, Yunanistan'ın borç krizinin ABD'yi bir başka resesyona itme potansiyeline sahip olduğunu da savundu.

Ancak bu paket Yunan halkı için gerçekten çok can acıtıcı...

Kamu sektöründe 2015 yılına kadar 150 bin kişi  işten çıkarılacak, memurlara ödenen bazı primler kaldırılması, kıdem tazminatlarının  düşürülmesi gibi önlemlerle sosyal haklarda dört yıl içinde 5.8 milyar dolarlık kesinti  yapılacak ve emeklilikler dondurulacak, bar ve restoranlarda KDV artışı yapılacak,  akaryakıtta vergi artacak, lüks tüketimden alınan vergi artacak, sağlıkta 300 milyon  Euro'luk tasarruf yapılacak, turizm bölgelerindeki devlete ait araziler satılacak,  özelleştirmeye hız verilecek. 50 milyar Euro'luk özelleştirme listesinde Helenic Postbank'ın yüzde 34'ü ile Pire ve  Selanik limanları enerji şirketi Public Power, telekom şirketi OTE, su şirketi Athanes Water, kumarhaneler, havaalanları ve karayolları da var.

Halk ise çok kızgın, "Yunanistan satılık değildir" sloganıyla sokaklara aktılar. Milyonlarca Yunan emekçi 24 saatlik genel grevler yaparken, Atina'nın ünlü Sintagma  (Anayasa) Meydanı hükümet ve IMF aleyhine öfkesini dile getirenlerle doldu. Yunan halkı uzunca bir süredir kemer sıkıyordu ve bir kez daha acı ilaç içmeye zorlanıyor.

Ekonomistler ise, "Yunan halkı neredeyse sonsuza kadar kemer sıkacak gibi gözüküyor. Bu ekonominin büyümeye dönme  ihtimali yok demektir. Tabii ki buna muhalefet artarak büyüyecektir" diyor.

Yunanistan 330 milyar Euro'yu bulan borcunu ödeyebilmek için sürekli yeniden borçlanmak zorunda. Ancak kasada para yok, sürekli dışarıdan yardım gerekiyor. Bu nereye kadar sürecek?

Ayrıca Yunanistan her kurtulduğunda Avrupa vatandaşlarının sırtına biraz daha yük biniyor. Üstelik bu borcun geri ödenmeyeceğini herkes biliyor.

Bu işin sonunda kaos ve kriz daha da büyüyecek gibi görünüyor.



banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981