Mesela bu az ünlü abiler feysbuklarına ileti yazıyorlar, yorum yazan yazana. “Abi çok haklısın, müthişsin abi” “Abi vur de vuralım, öl de ölelim” “Abi çok deli manyak, süper olağanüstü bir yorum bu” gibilerinden. Mesela bu abiler ileti olarak yalnızca “A…” yazsalar bile bu yorumcu topluluk, “ouuu abi çok haklısın. O üç noktanın anlamını ancak sen ve senin gibiler anlayabilir. Bizlerin size çok ihtiyacı var” falan yazar yani.
Mesela bu yorumcu topluluğun yerine, bu iletilerin altına siyasetçilerin yorum yaptığını düşünün. Barbunya Cumhuriyeti Başbakanı, “Öncelikle, o üç noktanın üçünü de birer birer selamlıyorum. Baştaki, ortadaki ve sondaki noktaları en kalbi duygularımla selamlıyorum. Bu CeHaPe zihniyeti bilmez nedir bu üç nokta. Onlaaaar, yalnızca üç noktayı silmeyi bilirler, silmeyi… Buradan bu iletinin altına yorum yazan herkese sesleniyorum. Tepkilerinizi feysbuktan yorum atıp – beğeni yaparak ortaya koymayın. Benim yanıma gelin. Burada sizin feysbukçu bir Başbakanınız var”
Veya Barbunya Cumhuriyeti ana muhalefet partisi lideri, “Kim yaptı bu üç noktayı? Neden yaptı? Neden bu üç nokta bugüne kadar halktan gizlendi? Bu üç nokta diktatörlüğe giden yolun üç noktasıdır. Köstebeği açıklıyorum, köstebeğim isminin baş harfi A…”
Veya Barbunya Cumhuriyeti diğer muhalefet partisi lideri, “Bölücü sanal örgüt, feysbuk canisi Zuckerberg(bu arada kendisi feysbukun kurucusu oluyor) almış eline bilgisayarınııı, iletiler paylaşıyor, öyle yapılacak diyor, böyle yapılacak diyor. Verin şunun cezasını, bloke edin feysbukunu, sallandırın!”
Aslında olsa ya böyle yorumlar. Şenlenir buralar. Sosyal medya denilen bu alan, baş belası olmamalı. Evet, içerisinde binlerce yalanın olduğu bir yer ama doğrularda var. Tıpkı hayat gibi, hayatın sanala yansımış hali.
KISSACIK