Ağaköy’deki yerleşke dışında bir grup öğrenci basın açıklaması yapmak için toplandı. Fakültenin güvenliğinden sorumlu bir görevli, elinde fotoğraf makinasıyla topluluğu videoya çekti. Merak edenler için haber, ayrıntıları ve fotoğraflarıyla birlikte Bigazete’de yayınlandı. Tuhaf olan öğrenciler fakülte dışındaydı.
Öğrencileri tahrik edercesine elinde kamerayla çekim yapan güvenlik görevlisini izlerken, ‘kimi kimden koruduğunu’ gerçekten merak ettim.
Köşdere’den yanıt geldi
Haberde Çanakkale İl Genel Meclisi Başkanı Ali Rıza Tekin’in, Kaymakam Fatih Genel’in uyarısıyla Köşdere ile konuştuğunu fotoğraflamış ve yazmıştık.
Köşdere’nin yanıtını özetle paylaşmak isterim:
“Ali Rıza beyin beni uyardığı doğru. Ama ben kendisine de söyledim. Ben özgür bir insanım ve kimsenin önünde el kol bağlamam. Bu tip hareketleri de hoş karşılamam.”
Asgari ihtiyaçlar sermayeleşirse...
“Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sitesinden, borcunuz var mı yok mu diye bir bakın. Özellikle okuldan yeni mezun olmuş, işsiz ve herhangi bir yerde sigortalı çalışmayanların bakmasında yarar var. Şahsen benim SGK kasasına 632 Liram sıkışmış! Durup dururken çıkan bu borcun sebebi 1 Ocak 2012 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Genel Sağlık Sigortası Kanunu’dur.
Devlet diyor ki: ‘GSS kapsamında devletin sağladığı sağlık yardımlarından yararlanamayan kişiler, GSS primlerini ödeyerek devletin sağladığı sağlık yardımlarından yararlanabilirler.’
Bu borcu SGK’ya gidip gelir beyanı yaptıktan sonra vatandaşın aylık gelirine göre belirliyorlar. Yani bizlere otopark mafyası misali ‘Birader sen arabanı buraya park etmişsin, çizilir, tekerleri patlar biz böyle şeyler olsun istemeyiz sen en iyisi bize biraz para ver biz senin arabanı koruyalım’ demek istiyorlar.
Bunun adı, türlü zorluklarla ana babalarımızın çalışıp kazandığı paraları süslü kanunlara peşkeş çekmemizi istemektir. Bu olsa olsa yasal soygunculuktur. Başka bir izahı yoktur. Eğitimin, sağlığın ve halkın tüm asgari ihtiyaçlarının sermayeleştirildiği bir ülkede, halkın menfaatine hiçbir uygulama görülemez!”