Nihayetinde sanat, içsel bir yolculuğun kapılarını aralamaz mı? Bu “yolculuk” illaki gerçek hayattan kaçış olmak zorunda değildir; bazen bir yüzleşme bazen bir kabullenme bazen de bir mücadeledir. Ama hepsi hayatın bir parçasıdır. Belki de sanat eseri, hayattan beslendiği kadar güçlüdür. Fransız çizer Thierry Murat’ın Ernest Hemingway’in aynı adlı romanından uyarlayarak yazıp çizdiği “Yaşlı Adam ve Deniz”, insan ve doğanın kadim mücadelesini küçük ölçekte ve olabilecek en yalın şekilde anlatırken, herkesin farklı okumalar yapabileceği zengin bir hikâye deneyimi sunuyor. 
 
Yaşlı Adamın Denizdeki Yolculukları
 
Hemingway’ın 1951 yılında Küba’da yazdığı ve 1952 yılında yayımladığı Yaşlı Adam ve Deniz” romanı, 1953 yılında ona Pulitzer Ödülü’nü kazandırmış; bir yıl sonra da Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanmasında pay sahibi olmuştur. Yazarının ününe ün katarken kendi de adeta efsaneleşen bu roman; farklı yıllarda, farklı ülkelerin yapımı olarak, farklı filmlere uyarlanmıştır. İhtiyar balıkçı Santiago karakteri sırasıyla ABD, İngiltere, Rusya yapımı filmlerde ete kemiğe büründükten sonra, 2014 yılında Fransa’da Thierry Murat’ın ellerinde yeniden hayat bulmuştur.
 
Tuzlu Denize Yazılmış Bir Şiir
 
Murat’ın ortaya koyduğu bu eser, yalnızca bir çizgi roman değil, aynı zamanda çizgilerle yazılmış bir şiir! Abarttığımı düşünüyor olabilirsiniz. Ama hikâyenin içeriği ile müthiş bir uyum yakalamış olan Murat’ın nevi şahsına münhasır görsel dünyasına giriş yaptığınızda, ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Romanı çok iyi özümseyen Murat, farklı ama tutarlı, sade ama etkileyici bir dil tuttururken, yazdığı metinlerin çizimlerinin önüne geçmesine kesinlikle izin vermiyor. Üstelik çizgi romanın görsel gücü o kadar yüksek ki tüm metinleri çıkarttığınızda sadece hikâyeyi anlamak ile kalmıyorsunuz; aynı zamanda ihtiyar balıkçının yolculuğuna kapılıp giderken, tüm hikâye detaylardaki ufak farklarla kafanızda tekrar tekrar yazılıyor.
 
Ayrıksı Bir Anlatım Tekniği
 
Kâh tek bir panel ile tüm sayfayı kaplayan, kâh ise bir sayfayı iki ya da üç büyük panele bölen Thierry Murat’ın ayrıksı anlatım tekniği, açıkçası hiçbir ekolü anımsatmadığı gibi, benzerini bulmanın da zor olduğu bir görsel dünya ortaya koyuyor. Karakterlerin suratını görmeyi imkânsızlaştıran koyu gölgeler, bir fotoğraf karesi kadar güçlü silüetler, çoğunlukla tek rengin hâkim olduğu renklendirme ve kasvetli atmosfer tasarımı… Üstelik Murat, bunlarla yetinmeyerek çizgi romanların olmazsa olmaz ögelerine de alışılmışın dışında yenilikler getiriyor. Açıklama ve diyalog balonlarını kaldırıyor, daha doğrusu bunları kendi tarzı ile çizgi romana yediriyor. Açıklamaları panellerin arasına yerleştirirken, diyalogları ise bir balonun içine değil, karakterin üzerinden yükselen kısa bir çizginin üzerine yazıyor.
 
Bir İnsanın Umut Edebileceği En Güzel Zafer
 
Thierry Murat, Yaşlı Adam ve Deniz”i görsel bir dünyaya taşırken, ilk akla gelen tüm gereksiz panelleri yok sayıyor. Az sayıda ama güçlü panelleri, metinler ile desteklerken, ne kolaya kaçıp çizgi romanı metne boğuyor ne de okuyucuyu zora sokacak kadar görselliğe yükleniyor. Bu ikisinin dengesini başarıyla kurup orijinal hikâyenin özünü yakalayan Murat, dünyaca ünlü bir romanı alnının akıyla çizgi romana uyarlarken, tıpkı ihtiyar balıkçı Santiago gibi “bir insanın umut edebileceği en güzel zafer”i kazanıyor.
banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981